Biz yıllardır nakit kötüdür, kirlidir, kayıt altına alınamaz, vergi geliri yaratmaz diye anlatmaya çalıştık. Nakdi (henüz) ortadan kaldıramadık ama ülkemizdeki kişisel harcamaların yarıya yakını banka (debit) ve kredi kartları ile yapılır hale geldi. Diğer yarısını da ortadan kaldıracak teknolojiyi 7-8 yıldır elimizde tutuyoruz ama bugünün marka ve teknoloji dünyasında ancak Apple’ın 9 Eylül’deki açıklamaları “ha demek ki böyle bir şey varmış” dedirtecek. Sadece ülkemizde değil dünyada da.
Temassız teknolojilerin mobil ödeme ile bir araya gelmesi oyunu tamamen değiştirecek.
Garanti Bankası 2006 yılında Avrupa’da ilk kez ‘Bonus Trink’ adıyla temassız teknolojiyi tanıttı. Köpekli reklamını bugün dahi bir çok kişi anımsar. Bir kaç yıl sonra da Turkcell ve Nokia ile temassız mobil ödeme pilot projesini yaşama geçirdik.
Aradan geçen yıllarda o teknolojinin adı NFC oldu. (Near Field Communication – Yakın alan iletişimi). NFC teknolojisi son 5 yıldır gittikçe artan bir oranla Android telefonlara girdi. Örneğin Samsung’ların hemen hepsinde var artık.
Nihayet bugünkü açıklamasıyla Apple da iPhone 6’da NFC teknolojisini (aslında küçük bir anten) benimsedi. Yani artık iPhone 6 telefonunuzda kartınızın yer aldığı bir sanal cüzdan varsa bu bilgi ile ve NFC teknolojisi yardımıyla ödeme yapabileceksiniz.
Burada eksik olan şey temasssız teknolojileri kabul eden POS terminalleri.
2007 yılında temassız teknolojiyi ülkemize tanıştıran yine Garanti oldu.
Starbuckslara, D&R’lara ve hatta taksilere koyarak halkımızı alıştırmaya çalıştık ama başka bankalar bu alana girmeyince bu pahalı yatırımı bizler de yavaşlattık. Ödeme sistemlerini mikro bazda çok detaylı regule etmek son 5 yılda kart işinin karlılığını o kadar azalttı ki bu tür yeniliklerden korkar oldu bankalar. Bize bir zamanlar imrenerek bakan Polonya örneğin şimdilerde temassızda Avrupa’nın örnek ülkesi oldu. Krizde denilen İspanya’da ise terminallerin %45’i temassız.
Son iki yıldır ülkemizde bir de yazar kasa pos entegrasyonu garipliği ortaya atıldı. Vergi gelirlerini arttırmak için zaten kaydi olan kart ödemeleri ile yazar kasa birleşsin dendi ve başka ülkelerde olmayan aletler yapıldı. Yapılması gereken iş sadece ve sadece fiş=pos slibi denmesiydi. Ülkemizin milyonlarca lirasının harcanması bir yana, çıkan yönetmelikler temassız ile ilgili hiç bir şey içermiyordu. Bunun üzerine biz BKM olarak bir karar aldık ve bu cihazların 2015 yılının başından itibaren temassız özellik taşıması kuralını getirdik. (Türkiye’nin en büyük yazar kasa firması bu yüzden bizi otoritelere şikayet ediyor şaka gibi ama) Tabii biz bankalar bu işden eskisine göre çok daha az kar etmemize rağmen 2015 başından itibaren kendi koyacağımız POS terminallerini de temassız olarak geliştireceğiz.
Özetleyecek olursak plastik kartın ortadan kalkması ve tüketicilerin mobil araçlarla (bu bir NFC saat de olabilir ki bizim köpekli reklamlarda da vardı bundan 7 yıl önce) ödemelerini hızla yapabilmesi için üç şey lazım:
1. Temassız ödeme kabul eden POS terminalleri
2. NFC’li mobil cihazlar (telefon, saat …)
3. Bu cihazlarla entegre sanal cüzdan
Sanal cüzdanlar için bankalarımızın bir çok denemesi var. iGaranti de bir örnek. Ama kart işinde sanal cüzdanın başarılı olması için tam bir kart uygulaması (app) yazmak gerekiyor. Bunu yine başta Telco’larda denedi. Turkcell dahil. Ama Telco’lar da bankacı değil ve POS tarafı olmayınca iş yürümedi. Sanal cüzdan üzerinden ödemenin güvenli yapılması için ödeme anında yaratılan bir güvenlik kodu lazım. Bu kodun SIM üzerinden yaratılması mümkündü. Bu nedenle Telco’lar bankalardan cüzdan üzerinden her bir ödeme için komisyon istediler. İş modeli zaten oturmamış bir dünyada bu da yürümedi ve sanal cüzdanların çoğu pilot olarak kaldı. İşte tam bu noktada HCEteknolojisi devreye girdi.
HCE (Host Card Emulation), Google’ın mobil telefonlar için geliştirdiği ve Android 4.4 sürümünde yer alan güvenli ödeme için özel bir kod yaratma yazılımı. Bundan önce bu kodu (secure element) SIM karta koymak gerekiyordu. SIM kartın sahibi Telco’lar oldugu için ve her ödemede bir kod yaratılacağı için Telco’lar bankalardan SIM kart “kirası” istediler. Bu, hiç bir ülkede yürümeyince Google sonunda HCE’i ortaya attı. Yani sanal cüzdan artık Telco’ya ve SIM karta ihtiyaç duymadan cloud (bulut) üzerinden bir anlık kod üreticek ve güvenli bir şekilde ödeme yapabilecek.
İşte iPhone 6 ve yeni yazılımlarda Apple bu anlık kod teknolojisini de kullanacak. Böylece o da Telco’lari bypass edebilecek.
Apple en sonunda bu adımı niye attı? Çünkü elinde 850 milyon kişinin kart bilgisi var (iTunes) ve tüketiciler sürekli iTunes’dan app, müzik ve kitap satın alıyorlar. Bu kart bilgilerini diğer ödemeler ile de kullanıp daha fazla para nasıl kazanırım diye düşünüyordu sonunda bunu gerçekleştirdi.
Apple walletın içine (şimdilik) Apple’ın anlaşma yaptığı Amerika’lı bazı bankaların kartlarını koyup mobil sanal ve fiziksel ödemelerde kullanabilecek tüketiciler.
Ama vizyonu ve teknolojisi olan bankalar kendi sanal cüzdanlarını geliştirecek ve sadece Android değil IOS işletim sistemli iPhone kullanıcıları da rahat rahat ödeme yapabilecek.
Örneğin biz İspanya’da BBVA wallet yaptık ve 8 ayda 250 bin kişiye ulaştık. Dünyada Visa ile HCE teknolijisini geliştiren ilk banka olduk ve artık HCE uyumlu NFC telefonlar ile sticker olmadan ödeme yapabiliyor İspanyol müşterilerimiz. Garanti olarak bunu Türkiye’ye getiren ilk banka olmak için de çalışıyoruz.
Parmak izi mi PIN mi?
Ödeme Sistemlerinde en geri ülkelerden birisi ABD. İnanması güç ama Türkiye’den gidenler bilir. Tek bir chip kart yok. PIN ile ödeme yok. Amerikan bankaları yıllardır kazandıkları paraların üzerine yatıp bu konuda hiç yatırım yapmadılar.
En sonunda Visa ve MasterCard diğer ülkelerin ısrarı ile 2015 Ekimini bir hedef tarih olarak koydu. Bu tarihden sonra eğer chip’li bir kart veya POS, chipsiz işlem yaparsa ve bir sahtecilik olursa zarar otomatik olarak chip yatırımı yapmayan bankaya kalacak (Liability shift). Ama ne yazık ki bu, chip’i içerse de PIN’i içermiyor. Tüketicilere bu konunun anlatılmasının extra maliyet olacağından korkan ABD’li bankaların çoğu PIN’e geçmeyi düşünmüyor.
Ortada PIN olmayınca Apple da güvenli ödeme için adım attı ve parmak izini kullanma kararı aldı. Telefondaki parmak izi sensörü ile ödemeyi yapanın siz olduğunu anlayacak. Bu konuda hiç bir kararı olmayan Visa ve MasterCard ve hatta Amex’i de ikna etti ki mobil ve sanal ödemeler de parmak izi PIN gibi olsun güvenli ödeme yerine geçsin.
Yaşamda herşeyde olduğu gibi bir boşluk varsa er yada geç doluyor. ABD bankaların yapmadıkları chip&PIN yatırımı şimdi onlara tüm pazarı kaybettirebilecek bir şekilde pazarı değiştiriyor. Eğer ABD’li bankalar hızla POS’lerini temassız teknoljilerle değiştirmezlerse tüm işyeri pazarı bambaşka bir şekil alacak. Önümüzdeki 12 ayda göreceğiz bunu.
Parmak izi tabiki birçok başka tartışmayı da yanında getirecek. Gerçekten bu bilgi sadece telefonda mı kalacak ve cloud’a çıkmayacak mı? Yani “hack”lenme parmak izi çalınması olamayacak mı? Ben hala PIN den yanayım. PIN’im çalınırsa değiştiririm ama parmak izim çalınırsa yeni bir parmak takamam!!!
Ülkemizde ise bu konu sorun değil çünkü herşey chip&PIN. Sanal ödemelerde ise cüzdan teknoljisi ile örneğin BKM exspress ile güvenli alışveriş yapılıyor ve yapılacak.
Sonuç: Android işletim sisteminde olan temassız ödeme teknolojisi NFC’nin Apple’ın IOS sistemi ile çalışan telefonlara gelmesi ile temassız dünyası zıplayacak. Apple’ın mobil cüzdanı bir çok bankayı da bu konuda yatırım yapmaya itecek. HCE ile Telco’lar (GSM operatörleri) olmadan güvenli ödeme yapılacak. Sanal cüzdanların ve mobil ödemelerin artması ile plastik kartlara ihtiyaç kalmayacak. Yani tüketiciler için yakın zamanda mobil cihazlarla ödeme yapmak kolay, hızlı, güvenli ve sıradan hale gelecek. Ama her ülkenin bu konudaki hızı farklı olacak. Teknoloji ile fark yaratan Garanti ve BBVA olarak biz tüm bu gelişmelerden çok memnunuz. Müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmek için daha da çok çalışacağız.